Sevgili Müyesser Yengeciğim,
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. İlk öncelikle böyle bir konuda yazmamı istediğin için çok teşekkür ederim. Sayeninizde bir farkındalık ve farklı bir açıdan bakma fırsatı bulduğum için sizinle ve okuyucularınızla paylaşmak istedim. Dünyada yaşanan bir salgın vesilesiyle daha detaylı farkındalık kazanmam ve sel, yangın gibi felaketlerle de farkındalığın artarken mesleğim gereği yaşadığım farkındalıkla da yazmak istedim. İlk öncelikle ekosistem ile görüşlerimi, daha sonrasında egosistem ile görüşlerimi paylaşacağım, sizinle ve okuyucularınızla.
Ekosistem dünyanın ve insanlığın ilk var oluşundan
beri kıymetini sonradan anladığımızı düşündüğüm (salgın, deprem, sel vb
yaşanılan felaketler sonrası) özel ve mükemmel bir sistem. “Bitkiler, ağaçlar
ve doğanın tüm canlıları da aslında biz insanoğlu gibi kendilerini id, ego ve
süperego ile uyum içerisinde geliştirirken biz neden id, ego ve süperegomuz ile
uyum içerisinde değiliz?” diye kendime sorarken doğa ve diğer canlılar ile
benzerliğimiz olduğunu; doğanın hem kendine hem çevresine hem de karşılıklı
sundukları biricikliği biz insanoğlu ne kendimize ne çevremize ne de karşılıklı
olarak birbirimize göstermiyoruz, ne yazık ki….Ekosisteme bile güzel
yaklaşmazken kendimize ve çevremize neden süperego veya id ile yaklaşırız ki?
Egosistem ile ekosistem arasında çok benzerlik bulunmaktadır.Nasıl mı? Biz insanoğlu hep id ve süperego ile yaşarız. İd, ilkel benliktir ve yeni doğan bir bebek gibi hep ben der iken; süperego toplumsal yargılar ile bize yanlış gelse de bazı yerleri uymak zorunda olduklarımızdır. Oysa ego süperego ile id arasında denge kurmaya çalışır, tıpkı bir terazi gibi. Bir terazi gibi olan ego ile ne kendimize ne çevremize ne de birbirimize karşı saygı, sevgi, dürüstlük, içtenlik, samimiyet ve sınırları aşmamayı yapabildik. Tıpkı ekosisteme verdiğimiz zarar gibi birbirimize ve kendimize de zarar verdik. Tıpkı sonunu düşünmeden ekosisteme verdiğimiz zarar gibi…
Doğaya, hayvanlara, insanlara; canlı ve cansız her şeye sevgi, saygı, dürüstlük, samimiyet, hoşgörü, içtenlikle, birbirimizin sınırlarını zorlamadan saygı duyarak yaşamak var iken tam tersi neden davranırız? Ekosistem gibi çalışan egosisteme ve ekosisteme özenle, sevgiyle ve her şeyin biricikliği ile yaklaşma dileğiyle.
Sevgi ve saygılarımla,
Uzm.Kl.Psikolog Yağmur Önal